Gaziantep MHP Milletvekili Gazeteci Mezine Sırakaya, son zamanlarda muhalif medyaya yapılan baskıların siyasi darbeden başka bir şey olmadığı söyledi.
Milyonlarca kişinin haber alma özgürlüğüne darbe girişiminde bulunan zihniyetin Türkiye’de her geçen gün yanlış üzerine yanlış yaptığını belirten Sırakaya, erken seçim öncesi muhalif medyaya el konacağını iddialarının devreye sokulmasından duyduğu endişeyi dile getirdi.
Sırakaya, “ Türk Milletinin düşünce özgürlüğünün ve haber alma özgürlüğünün kısıtlanması gelecek güçlü Türkiye için derin yaralar açacaktır. Son yıllarda AKP’nin muhalif medyaya duyduğu kin nefret yerini baskı ve şiddette bıraktı.
2014 Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında Türkiye 180 ülke içerisinde 154. sırada yer aldı. 2013 yılında yaklaşık 60 civarında medya çalışanı tutuklandı, birçoğu şiddete maruz kaldı. Muhalif medyaya AKP hükümeti döneminde Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir baskı uygulanmaktadır. Türkiye’de iktidarı eleştiren basın mensupları hapse girme ve işinden olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Kaldı ki Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde bazı yazarların işten atılmasını istediği iddiaları çok konuşuldu. Soru önergesi haline gelen yazarların durumu Türkiye’nin hangi noktaya geldiğinin göstergesidir. Medyayı susturma ve taraf basın oluşturma girişimleri korkaklıktan başka bir şey değildir.
Yine geçtiğimiz yıllarda dinleme ve kaset skandalında tarafımıza uygulanan sansürü unutmadık. MHP’nin de bizzat Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından sansürlendiğini hatırlayınız. 14 Haziran 2013 günü Fatih Saraç’a atılan fırçayı tarihin sayfalarında bir yere not aldık. Erdoğan Gezi eylemleri sırasında Habertürk TV’ye Fas’tan bizzat telefon ediyor ve liderimiz Devlet Bahçeli’nin açıklamalarını yayından kaldırtıyor. Genel Başkanımız sayın Bahçeli’nin altyazı geçen konuşmalarına bile tahammül edemeyen bir zihniyet…
Gelinen noktada Türkiye’yi erken seçime götürenler 1 Kasım’da yıldırma politikalarıyla iktidar olma hesapları peşinde… Yanlış hesaptan geç olmadan dönülmelidir. Milyonlarca insanın okuduğu gazetelere izlediği televizyonlara yapılan baskıları gündem konusu yapmaktan kaçınan taraf medyaya da seslenmek istiyorum. Ya aynı baskı başka bir siyasi irade tarafından size yapılsaydı? Ne düşünürdünüz ve tavrınız ne olurdu?
Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan’a yapılan saldırı da kabul edilemez bir durum. Saldırıyı kınıyor ve Ahmet Hakan’a geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum.
