Osmanlı döneminden buyana insanlara hizmet veren “bakırcılık” mesleği gün geçtikçe önemini kaybetmeye başlamış. Ancak günümüzde Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası ile Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin girişimleri ile bakırcılık kadınların el akmasıyla yeniden hayat bulmaya başladı.
Nesilden nesile geçen, ancak zamanla unutulmaya yüz tutan bakırcılık insanlığın vazgeçilmez parçası oldu. Yemek pişirilmesinde ve servis edilmesinde kullanılan kazan ile tabaklar, tatlı servisinde kullanılan tepsiler ile süs eşyası olarak kullanılan ibrikler ve cezveler yeniden hünerli ellerde değer bulmaya başladı.
Bakırcılık mesleğinin Gazianteplilerin 400 yıllık geçmişinde olan bir meslek dalı olduğunu vurgulayan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, “Bu mesleğin son dönemlerde unutulduğunu ve bakırcı ustalarının çocuklarını bakırcı yapmadığını gördük. Eskiden bakırcı ustası erkekler iş bulamıyorlardı. Şimdi erkek bakırcı ustası bulunamıyor. Biz de kadınları bu işe teşvik ettik. Ev hanımlarımız bunu bir hobi olarak değil bir meslek dalı olarak görüyorlar. Kadınlarımız evlerine bu meslekten artık para götürmeye başladılar.” diye konuşuyor.
Bir dönem İngiltere Kraliçesine, hatta İran Şahı’na bile hediye olarak yapılan Gaziantep bakırcılığı, şimdilerde kadınların büyük ilgi gösterdiği bir meslek dalı haline geldi. Sadece Gaziantep’e has olan bu meslek dalı çekiş ve çelik kalem ile çizilen bu desenler Türkiye’nin hatta dünyanın birçok bölgelerinde kullanılıyor. Güneydoğu mutfağına bir sır gibi giren bakırcılık, mutfağın yanı sıra evlerine ve işyerlerinin aksesuar malzemesi de oluyor.