“BASIN İLAN KURUMU YEREL BASINI DEĞİL KENDİNİ GÜÇLENDİRİYOR”
Yerel Basının ilan ve reklamlarının kesilmesi Meclis gündeminde…
Basın İlan Kurumu’nun (BİK) Gaziantep’te 11 yerel gazetenin ilan ve reklamlarını kesen ve mağduriyet yaratan kararı TBMM gündemine taşındı. CHP’li Şeker, “Basın İlan Kurumu, Anadolu’nun dört bir yanında yerel basını baskı altına almakta ve ciddi bir gelir elde etmektedir” dedi.
Konu hakkında Başbakan Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına yazılı soru önergesi veren CHP Gaziantep Milletvekili Dr. Mehmet Şeker, yerel gazetelerin resmi ilan ve reklam hakkının kesilmesinin yasal olmadığını belirterek, BİK’in binlerce yerel basın emekçisinin işsiz kalmasına neden olduğunu söyledi.
Önergesinde, Yerel basını; demokrasinin dördüncü erki olan basını besleyen kılcal damarlar olarak niteleyen Şeker şunları söyledi:
“Sağlıklı işleyen demokrasilerde yerel basını güçlendirecek önlemler alınır. Bunun için de yerel basının baskı ve haber kalitesini yükseltecek desteklerin verilmesi, bölge halkının yerel gazete satın alma ve okuma alışkanlığını artıracak kampanyaların düzenlenmesi noktasında Basın İlan Kurumu’na (BİK) önemli görevler düşmektedir.
Ancak BİK yerel basın yerine Kurumu güçlendirecek yöntemler geliştirmekte, bu anlamda 195 sayılı kanunun 8. maddesinde belirtilen duruma uymayan illerde de şube açarak edindikleri kontrol yetkisiyle yerel basına baskı uygulamakta ve ilan bedellerinin %15’ini keserek de ciddi bir gelir elde etmektedir.
GAZİANTEP BİK KAPATILSIN
16 yerel gazetenin resmi ilan ve reklam aldığı Gaziantep’te oluşturulan bir Kontrol Kurulu ile gazete satışlarının denetlendirildiğini, yazılan raporun içeriğinin de bildirilmeyerek ve aylarca bekletilerek yerel gazetelerin birleşmesi yönünde baskı aracı olarak kullanıldığını kaydeden Şeker, “Haziran ayındaki tek bir günün satışının baz alındığı ve bir tane bayi ile yapılan görüşme neticesine dayandırılarak gazetelerin 14 aylık bayi satışlarına ilişkin yoruma yer verilen bu raporlar sonucu da Gaziantep’teki 11 gazetenin resmi ilan ve reklam hakkı 14 aylığına düşürülmüştür” diye konutu.
Gaziantep’te 11 gazete vasıfsız duruma düştüğüne göre BİK Gaziantep Şube Müdürlüğü’nün de kapatılması gerekmez mi? “ diye soran Şeker, Başbakan Erdoğan’a şu soruları yöneltti:
- 1. Tek bir günlük satış rakamına ve tek bir bayi ile yapılan görüşmeye dayanarak bir gazetenin 14 aylık satışına yönelik yorumdan oluşan bir rapor hazırlanması yasal mıdır?
- 2. Gaziantep’te Haziran ayında yapılan denetim sonucu oluşturulan raporların Kasım ayına kadar bekletilmesinin nedeni nedir? Bu raporların yerel basının birleştirilmesi için bir baskı aracı olarak kullanıldığı ve bu nedenle aylarca bekletildiği iddiaları doğru mudur? Doğru ise farklı yayın çizgisine sahip gazeteleri birleşmeye zorlamanın yerel basına ne tür bir katkısının olacağı düşünülmektedir?
- 3. 195 sayılı Kanunun 8. maddesi BİK “basının Ankara, İstanbul ve İzmir’dekiler gibi miktar ve kalite bakımlarından önem kazanan diğer şehirlerde şube açabilir” demektedir. Mevcut durumda Gaziantep’te 11 gazete vasıfsız duruma düştüğüne göre BİK Gaziantep Şube Müdürlüğü’nün kapatılması gerekmez mi?
- 4. Aylar önce, yeterli çap ve derinlikte denetleme yapmadan ve yoruma dayalı olarak hazırlanan raporlar neticesinde 11 gazetenin 14 aylığına resmi ilan ve reklamının kesilmesi yönündeki cezanın kaldırılması veya hafifletilmesi konusunda yürütülen bir çalışma var mıdır?
- 5. BİK’in keyfi ve baskıcı uygulamaları sonucu Anadolu’nun dört bir yanında binlerce basın emekçisinin işsiz kalması adalet ve demokrasiyle bağdaşmakta mıdır?
