Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: “Hastalık bitmedi, mücadele devam ediyor”
Bilim Kurulu toplantının ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca açıklama yaptı.
“Bu başarıların arkasında hekimlerimizin özen ve dikkati, tedavi yaklaşımlarımız, bilimsel yaklaşımlar, hekim sanatının ustalıkları var. Türkiye’de şu ana kadar hasta kayıp oranı yüzde 2,58’dir. Ülkemiz Avrupa ülkeleri içinde en düşük vefat oranına sahiptir. Bu Türk tıbbını başarısıdır”
Bakan Koca: “Tehdit giderek zayıflıyor. Dışarı çıkıp baharı yaşamıyoruz. Ama içimizde bir diriliş var diyerek, “Taviz vermezsek istediğimiz sonucu kısa sürede alabiliriz.Geride kalan günler kolay geçmedi. Bir yakınınızı kaybettiyseniz salgın günlerinin en büyük acısını yaşadınız. Bilin ki elimizden gelen her şeyi yaptık. Ramazan ayındayız. Ramazan’ı hiç alışık olmadığımız şekilde yaşıyoruz. Eskiden olduğu gibi aileler, dostlar bir araya gelemiyor. Fakat bu yılki Ramazan’ın benzersiz tarafı var. Hastalığa karşı her gün yeni iyi haberler alıyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Koca, “Normalleşme takvimi netleşince açıklayacağız. PİK Dönemindeyiz, düşüşe geçmiş durumdayız. Günlük tabloda vaka sayısı hala “0” değil. Vefat oranlarımız ise yüzde 10’a, entübe ise yüzde 14’e geriledi.Vefat oranlarımız ise yüzde 10’a, entübe ise yüzde 14’e geriledi. İlave tedbir önermiyoruz,ama sosyal mesafeyi önemsiyoruz. Önümüzde ki dönemde bazı illerde tedbirleri gevşetebiliriz. 7 bin 428 Sağlık Çalışanı virüs kaptı. Vakalar içinde ki oranı 6,5.” açıklamasında bulundu.
“Hekimlerimiz bu başarıyı kişi başına düşen hekim sayısının az olmasına rağmen elde etmiştir, hemşirelerimiz de öyledir. Sağlık çalışanlarına daima müteşekkiriz ifadeleriyle açıklamasına devam eden Koca:
“Riske karşı hareket planımız 11 Mart’tan tam 50 gün öncesine dayanmaktadır. DSÖ’nün rakamlarıyla özetlersek dünyada toplam 3 milyon 152 bini aşkın koronavirüs hastası bulunmaktadır. Hayatını kaybedenlerin sayısı dünyada 218 bini geçmiştir. Bakanlığımız muhtemel riske karşı operasyon merkezini 10 Ocak’ta kurdu, aynı gün Bilim Kurulumuzu kurdu. DSÖ’nün hastalığı pandemi olarak ilan etmesinden tam 31 gün önce. Çin’deki ilk vakadan itibaren dünyadaki gelişmeleri izlemeye alıp yol haritamızı belirledik.
Sağlık kurumlarımızı salgına hazırladık. Yurt dışı girişine karşı uyguladığımız tedbirler hastalığın geç girmesini ve zaman kazanmayı sağladık. Kademe kademe uygulanan tedbirler sonuçlarda çok etkili oldu.
Diyebilirim ki Türkiye bu sınavdan yüzünün akıyla çıktı. Başarının tamamını özetleyecek olursak; tedbir, tespit, hızlı tedavi. Hastalığı taşıyan kişinin son iki günde herkese ulaşmaya çalışıp testlerini yaptık. Hastalığın onlardan başkasına geçmesine fırsat tanımadan izole ettik.
83 milyonluk bir ülkede şüphelilere odaklandık. Hastayla temas olan kişilere odaklandık. Test sayımızı arttırdık. Şüphelilere odaklanmak yerine yaygın tarama yapan ülkeler istenen sonucu alamadı.
Sahada görev yapan 5849 kişidir. Bu ekip hastaların temas zincirinde yer alan 468 bin 390 kişiyi tespit etmiştir. Bunların yaklaşık yüzde 99’una neredeyse tamamına ulaşılmış takipleri yapılmıştır. Bugüne kadar takipleri yapılan kişi sayısı 464 bin 434’dür. Hastalığın yayılmasını bu yolla önledik.
Acil olmayan hastalarımızı erteleyip hastane yataklarımızı pandemiye hazır hale getirdik.
Hiçbir vakayı hastanın durumu ağır değil düşüncesiyle eve göndermedik, göndermiyoruz. Türkiye hastalığın yayılmasına karşı elde ettiği başarının aynısını tedavide de göstermiştir. Hekimlerimizin gözlem ve tecrübeleri neticesinde uyguladığımız tedavi dünyanın birçok ülkesinden farklılık göstermiştir.
Kovid-19 hastalığına yaklaşımda önemli değişikliklere gittik. Başarısı artık kanıtlanmış yöntem hekimlerimiz tarafından geliştirilen yöntem olmuştur. Tüm dünya için önemli için önemli değişikliklere gittik. Bakanlığımız alınan sonuçlara göre tedavi yaklaşımını daha iyi hale getirdi.
ÖLÜMLER ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAYALIM
Özellikle gündem konusu olan ölümler siyasetin konusu olmaya başlayan bir durum oldu. Burada her rakamın bir can olduğunu unutmayalım. Bu rakamların gizlenebilirliliği asla sır yapılamaz. Ölüm raporlarını hazırlayan ve imzayı atan ise hekimlerimiz. Hekimlerimize güvenmiyor musunuz? 1 Ocak- 29 Nisan arası ölüm sayısı 2992. Lütfen bu konuyu istismar etmeyelim. Ölümlerin kimlerin canını yaktığını düşünelim. Bu bir salgındı bu bir sağlık sorunuydu.