Habeş Kanyonundan sonra Köklüce Kanyonu da keşfedilmeyi bekliyor
Gaziantep’in Araban ilçesinde tarihi mekanları ve doğa harikası Habeş Kanyonu’ndan sonra Köklüce Kanyonuyla da tanınmak istiyor.
Gaziantep kent merkezine yaklaşık 67 kilometre uzaklıkta bulunan Araban tarihi ve doğa güzelliklerinin ziyaretçilerine görsel şölen sunduğu Habeş Kanyonundan sonra Köklüce (Ardıl) kanyonu ile de anılmak istiyor. Araban ilçesine 10 kilometre uzaklıktaki Köklüce (Ardıl) kırsal mahallesinde dağcılara harika tırmanış imkanı sunan ve Ardıl Çayı’nın ortasında geçtiği doğa harikası Köklüce Kanyonu ilgi bekliyor. Tarih boyunca değişik medeniyetlere ev sahipliği yapan bölgede Ardıl çayının sağında ve solunda yer alan kireç taşlarından oluşmuş olan Zencirli, Güngörmez, Davullu, Geyikli, Direkli, Kapaklı, Soğuk mağaraları doğal güzelliği dikkat çekiyor.
Doğa ve dağcılık tutkunlarının uğrak noktası
Spor tırmanış rotaları ve doğal tırmanışa uygun uzun kaya duvarları her yıl bahar ve yaz mevsimlerinde yerli ve yabancı doğa ve dağcılık tutkusu olan turistleri bölgeye çekiyor. Gaziantepli ve bölgedeki dağcıların gözbebeği olan kanyon Türkiye’deki diğer tırmanış tutkunlarını çekmeye aday olmasıyla öne çıkıyor. Gaziantepli dağcıların gözbebeği olan Köklüce Kanyonu, yıllardır bölgedeki dağ sporu sevenlere ev sahipliği yapıyor.
“Turizm ile anılmak istiyoruz”
Köklüce (Ardıl) Kanyonunun turizme kazandırılması için yetkililerden bölge halkı olarak destek beklediklerini belirten Köklüce kırsal mahallesi sakinlerinden yaklaşık Şıh Mehmet Bilekçi, ilçe ekonomisinin yüzde yüzüne yakınının tarıma dayalı olduğunu, ancak turizm ile de anılmak istediklerini vurgulayarak,’’Köklüce Kanyonunun turizme kazandırılması ile birlikte bölge ve ilçeye bir canlılık geleceğini, her şeyden önemlisinin de tarımdan sonra bölge ve ilçe ekonomisine önemli katkı sağlayacağına hem de ilçemizin tanıtımını sağlayacak olan çok önemli bir değer olduğunu düşünüyorum. Böylece ilçemizi sadece tarım ile değil, tarım ve turizm ile birlikte anılmasını sağlayacağını düşünüyorum” dedi.
